deneme bonusu veren siteler
deneme bonusu veren siteler 2025
deneme bonusu veren siteler yeni
deneme bonusu

Generic selectors
Saf
Search in title
Search in content
Post Type Selectors
Online Randevu E-Sonuç

Tenisçi Dirseği (Lateral Epikondilit) Nedir? Belirtileri ve Modern Fizik Tedavi (FTR) Yaklaşımları

Tenisçi Dirseği (Lateral Epikondilit) Nedir? Belirtileri ve Modern Fizik Tedavi (FTR) Yaklaşımları

Giriş: Sadece Tenisçilerin Sorunu Değil

Kavradığınız bir fincanı tutmakta zorlanmak, kapı kolunu çevirirken sızlayan bir ağrı veya basit bir el sıkışmanın bile acı vermesi… Eğer bu senaryolar size tanıdık geliyorsa, “tenisçi dirseği” olarak bilinen, ancak tıp dilinde Lateral Epikondilit olarak adlandırılan durumla karşı karşıya olabilirsiniz.

Adının aksine, bu durum sadece tenis oynayanları etkilemez. Aslında, hastaların çok küçük bir yüzdesi tenis oyuncusudur. Tekrarlayan el, bilek ve dirsek hareketlerini gerektiren (örneğin, yoğun bilgisayar kullanımı, marangozluk, boya işleri veya ev işleri) birçok meslek ve hobi bu duruma zemin hazırlayabilir.

Yeni Vizyon Tıp Merkezi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon (FTR) Bölümü olarak, bu yaygın sağlık sorunu hakkında bilimsel ve güncel bilgileri sizlere sunmak amacıyla bu bilgilendirme yazısını hazırladık. Amacımız, lateral epikondilitin ne olduğunu, neden kaynaklandığını, tanı sürecini ve fizik tedavinin bu süreçteki rolünü aydınlatmaktır.

Tenisçi Dirseği (Lateral Epikondilit) Nedir ve Belirtileri Nelerdir?

Tenisçi dirseği, dirseğin dış kısmında yer alan ve el bileğini geriye doğru kaldırmamızı (ekstansiyon) sağlayan kasların kemiğe yapıştığı bölgedeki (lateral epikondil) tendonlarda görülen bir problemdir. Genellikle ani bir yaralanmadan ziyade, tendonların mikroskobik düzeyde tekrarlayan zorlanmalara bağlı olarak yıpranması (dejenerasyon) ve doku kalitesinin bozulması sonucu ortaya çıkar.

En sık karşılaşılan belirtiler şunlardır:

  • Lokalize Ağrı: Dirseğin dış çıkıntısında (kemikli bölge) dokunmakla hissedilen hassasiyet ve ağrı.
  • Yayılan Ağrı: Ağrı bazen ön kola, hatta el bileğine doğru yayılabilir.
  • Kavrama Güçlüğü: Ağrı, özellikle bir nesneyi sıkarken veya kaldırırken (örneğin, çaydanlık, sürahi) artar.
  • Zorlayıcı Hareketlerde Artış: El bileğini geriye doğru zorlayan hareketlerde (örneğin, tornavida kullanmak, klavyede uzun süre yazı yazmak) ağrı şiddetlenir.
  • Sabah Sertliği: Bazı hastalar sabahları dirsek bölgesinde sertlik hissedebilir.

Risk Faktörleri ve Nedenleri: Dirseğinizi Ne Zorluyor?

Lateral epikondilit, temel olarak “aşırı kullanım” (overuse) sendromudur. Tendonların kaldırabileceğinden fazla yüke maruz kalması veya yeterli dinlenme süresi olmadan sürekli kullanılması, doku onarım mekanizmalarının yetersiz kalmasına neden olur.

Başlıca risk faktörleri:

  • Mesleki Aktiviteler: Tesisatçılar, boyacılar, marangozlar, aşçılar ve yoğun fare (mouse) kullanan ofis çalışanları risk altında olabilir.
  • Raket Sporları: Tenis, badminton gibi sporlarda, özellikle hatalı teknik (backhand vuruşu) kullanımı zorlanmayı artırabilir.
  • Yaş: En sık 30 ila 50 yaş aralığındaki bireylerde görülür.
  • Tekrarlayan Hobiler: Bahçe işleri, ağırlık kaldırma veya müzik aleti çalmak gibi aktiviteler de etken olabilir.

Tanı Nasıl Konur? Uzman Görüşünün Önemi

Dirsek ağrısının tek nedeni tenisçi dirseği değildir. Benzer belirtiler, boyun fıtığına bağlı sinir sıkışmaları, dirsek eklemindeki başka sorunlar veya “golfçü dirseği” (medial epikondilit) gibi farklı durumlardan da kaynaklanabilir.

Bu nedenle, doğru tanı, tedavi planlamasının temel taşıdır. Kendi kendine teşhis koymaya çalışmak veya ağrıyı yalnızca “basit bir incinme” olarak değerlendirmek, durumun kronikleşmesine yol açabilir.

Bir Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon (FTR) uzmanı, tanı sürecinde şu adımları izler:

  1. Detaylı Anamnez (Hasta Öyküsü): Doktorunuz ağrının ne zaman başladığını, hangi hareketlerle arttığını, mesleğinizi ve hobilerinizi sorgulayacaktır.
  2. Fizik Muayene: FTR uzmanı, dirseğinize spesifik noktalarda baskı uygulayarak (palpasyon) ve dirençli el bileği hareketleri yaptırarak (provokasyon testleri) ağrının kaynağını tespit etmeye çalışır.
  3. Görüntüleme Yöntemleri: Tanıyı doğrulamak ve başka patolojileri dışlamak için Muskuloskeletal Ultrasonografi (USG) sıkça tercih edilir. USG, tendonlardaki kalınlaşmayı, dejenerasyonu veya küçük yırtıkları dinamik olarak gösterebilir. Gerekli görülürse, kemik yapıları veya eklem içi sorunları değerlendirmek için röntgen veya Manyetik Rezonans (MR) istenebilir.

Doğru tanı, hangi tedavi yönteminin sizin için daha uygun olacağına karar verilmesi için kritik öneme sahiptir.

Tenisçi Dirseği Tedavisinde Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon (FTR) Seçenekleri

Lateral epikondilit vakalarının büyük bir çoğunluğu (%80-95) cerrahi olmayan yöntemlerle yönetilebilmektedir. Cerrahi tedavi genellikle, uzun süreli ve ısrarcı konservatif (ameliyatsız) tedaviye yanıt alınamayan, ilerlemiş vakalarda değerlendirilen bir seçenektir.

Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon (FTR), tenisçi dirseği tedavisinde çok yönlü bir yaklaşım sunar. Amaç; ağrıyı yönetmek, doku iyileşme sürecini desteklemek, kolun fonksiyonlarını geri kazandırmak ve gelecekte tekrarlamasını önlemektir.

Modern FTR uygulamaları ve destekleyici yöntemler şunları içerebilir:

  • Kişiye Özel Egzersiz Programı: Bu, tedavinin temel taşlarından biridir. FTR uzmanınız ve fizyoterapistiniz tarafından planlanan eksantrik egzersizler (kasın uzayarak çalıştığı egzersizler), tendonun yük taşıma kapasitesini artırmayı ve doku kalitesini iyileştirmeyi hedefler. Germe ve güçlendirme egzersizleri de programın önemli parçalarıdır.
  • ESWT (Şok Dalga Tedavisi): Vücut dışından uygulanan yüksek enerjili ses dalgalarını kullanan bir yöntemdir. ESWT’nin, hasarlı tendon bölgesinde kan akışını artırarak ve vücudun doğal onarım mekanizmalarını uyararak iyileşme sürecine katkıda bulunması hedeflenir.
  • Yüksek Yoğunluklu Lazer (HIL) Tedavisi: Bu yöntemde, spesifik dalga boylarındaki lazer ışığı dokunun daha derin katmanlarına hedeflenir. Amaç, hücresel düzeyde (biyostimülasyon) onarım süreçlerini teşvik etmek, dolaşımı artırmak ve ağrı sinyallerinin iletimini modüle etmektir.
  • Kuru İğneleme Tedavisi: İnce akupunktur iğnelerinin kaslardaki gergin tetik noktalara (ağrılı düğümcükler) uygulanmasıdır. Bu uygulamanın, kas spazmını çözerek bölgedeki kan dolaşımını düzenlemeye ve ağrıyı azaltmaya yardımcı olduğu düşünülmektedir.
  • Bantlama (Kinezyobant) ve Ortez Kullanımı: Kinezyobant uygulamaları, kas fonksiyonunu desteklemeyi ve ağrıyı hafifletmeyi amaçlar. Ayrıca, “tenisçi dirseği bandajı” veya epikondilit bandı olarak bilinen ortezler, tendonlara binen yükü azaltmak için özellikle aktivite sırasında kullanılabilir.
  • Diğer Fizik Tedavi Ajanları: Terapötik ultrason veya TENS gibi elektroterapi uygulamaları, ağrının yönetilmesi ve terapötik etki sağlamak amacıyla tedavi planına dahil edilebilir.

Destekleyici Geleneksel ve Rejeneratif (Onarıcı) Yaklaşımlar

FTR uzmanınız, durumunuza uygun görmesi halinde, modern fizik tedavi yöntemlerine ek olarak bazı geleneksel ve tamamlayıcı (GETAT) veya rejeneratif tıp uygulamalarını da tedavi planınıza dahil edebilir:

  • PRP (Trombositten Zengin Plazma): Biyolojik bir tedavi yöntemi olarak kabul edilir. Kişinin kendi kanından özel bir işlemle ayrıştırılan trombosit (pıhtılaşma hücreleri) bakımından zengin plazma sıvısının, hasarlı tendona enjekte edilmesine dayanır. Amaç, trombositlerin içerdiği yoğun büyüme faktörleri aracılığıyla doku onarımını desteklemektir.
  • Proloterapi: Bir rejeneratif (onarıcı) enjeksiyon tekniğidir. Bu yöntemde, hasarlı tendonun kemiğe yapışma noktasına, vücudun doğal iyileşme mekanizmasını tetiklemesi amacıyla (genellikle dextroz gibi) proliferatif (doku yenilenmesini teşvik edici) solüsyonlar enjekte edilir. Buradaki amaç, bölgede kontrollü bir inflamatuar yanıt başlatarak vücudun kendi onarım hücrelerini oraya çekmektir.
  • Akupunktur: Geleneksel ve tamamlayıcı tıp yöntemlerinden biri olan akupunktur, vücudun belirli noktalarına çok ince iğneler uygulanarak sinir sistemini uyarmayı ve vücudun kendi ağrı kesici mekanizmalarını (endorfin salınımı gibi) harekete geçirmeyi hedefler. Tenisçi dirseği yönetiminde, özellikle “scalp akupunktur” (kafa derisi akupunkturu) gibi spesifik teknikler ağrı yönetimine destek olarak kullanılabilmektedir.
  • Ozon Tedavisi (Medikal Ozon): Bu yöntemde, medikal ozon gazının (O3) bölgenin kan dolaşımını artırma ve doku oksijenlenmesini iyileştirme potansiyelinden faydalanılır. Lateral epikondilit vakalarında, düşük dozlarda ve kontrollü bir şekilde bölgeye uygulanarak onarım süreçlerine destek olması amaçlanır.

Profesyonel Tedavinin Önemi: Neden Bir Tıp Merkezi?

Tenisçi dirseği tedavisinde kullanılabilen ESWT, PRP veya kuru iğneleme gibi yöntemler, basit uygulamalar gibi görünse de, etkinlikleri ve güvenlikleri doğrudan uygulamayı yapan uzmanın bilgisine ve tecrübesine bağlıdır.

  • Doğru Tanı: Yukarıda belirtildiği gibi, ağrının gerçek kaynağının bir FTR uzmanı tarafından belirlenmesi gerekir.
  • Kişiye Özel Planlama: Her hastanın durumu farklıdır. Hangi tedavinin (veya tedavi kombinasyonunun) ne sıklıkta uygulanacağı, egzersiz programının nasıl ilerleyeceği kararı, ancak detaylı bir muayene sonrası verilebilir.
  • Güvenli Uygulama: Özellikle PRP gibi enjeksiyon teknikleri, steril koşullarda ve doğru anatomik bölgeye (ideal olarak ultrason rehberliğinde) yapılmalıdır. ESWT tedavisinde doğru dozun ve odak noktasının ayarlanması, uygulamanın başarısı için önemlidir.
  • Bütüncül Yaklaşım: Bir tıp merkezi çatısı altında, FTR uzmanları ve fizyoterapistler koordineli çalışarak tedavinin her aşamasını (ağrı yönetimi, egzersiz, manuel terapi, enjeksiyonlar) bütüncül bir yaklaşımla yönetir.

Tenisçi Dirseği Hakkında Sık Sorulan Sorular

1.      Tenisçi dirseği tanısı için hangi bölüme/doktora gidilmeli?

Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon (FTR) veya Ortopedi ve Travmatoloji, bu durumun tanı ve tedavisiyle ilgilenen başlıca tıp dallarıdır.

2.      Tenisçi dirseği tedavi edilmezse ne olur?

Durumun kronikleşme eğilimi vardır. Başlangıçta sadece zorlanmayla ortaya çıkan ağrı, zamanla kalıcı hale gelebilir ve istirahatte bile hissedilebilir. Kavrama gücündeki azalma, günlük yaşam aktivitelerini ciddi şekilde kısıtlayabilir.

3.      Tenisçi dirseği tedavisi ne kadar sürer?

İyileşme süresi; durumun şiddetine (akut/kronik), kişinin yaşına, altta yatan diğer sağlık sorunlarına ve tedavi planına uyumuna göre büyük değişkenlik gösterir. Bazı kişiler birkaç haftada rahatlarken, kronik vakalarda bu süreç birkaç ayı bulabilir. Net bir süre vermek doğru değildir.

4.      Fizik tedavi kaç seans sürer?

Seans sayısı, uygulanan tedavi yöntemine (ESWT, manuel terapi, egzersiz vb.) ve hastanın tedaviye verdiği yanıta göre FTR uzmanı tarafından planlanır.

5.      Tenisçi dirseği kesin geçer mi? Tedavi garantisi var mı?

Tıbbi uygulamalarda “garanti” veya “kesin çözüm” gibi ifadeler kullanmak mümkün değildir. Tedavilerdeki amaç, ağrıyı yönetmek, tendonun iyileşme kapasitesini desteklemek ve kolun fonksiyonlarını en üst düzeye çıkarmaktır. Tedavi başarısı kişiden kişiye değişir.

6.      Tenisçi dirseği ameliyatı şart mı?

Hayır, vakaların büyük çoğunluğu ameliyatsız FTR yöntemleri ile yönetilir. Ameliyat, genellikle diğer tüm tedavi seçeneklerine yanıt vermeyen dirençli vakalarda düşünülür.

7.      PRP tedavisi tenisçi dirseğinde nasıl uygulanır?

Kişinin kendi kanı alınır, santrifüj cihazında ayrıştırılarak trombosit açısından zengin plazma kısmı elde edilir ve bu sıvı, FTR uzmanı tarafından (genellikle ultrason rehberliğinde) hasarlı tendon bölgesine enjekte edilir.

8.      ESWT (Şok Dalga) tedavisi ağrılı bir işlem midir?

Tedavi sırasında hafif bir rahatsızlık veya ağrı hissedilebilir. Ancak işlem kısa sürer ve genellikle anestezi gerektirmez. Uygulamanın enerji seviyesi hastanın toleransına göre ayarlanabilir.

9.      Yüksek yoğunluklu lazer (HIL) tedavisi nedir, ağrılı mıdır?

Yüksek yoğunluklu lazer, derin dokulara ulaşabilen güçlü bir lazer ışığıdır. Terapötik amaçla kullanılır ve hücresel onarımı teşvik etmeyi hedefler. İşlem sırasında genellikle ağrı hissedilmez, hafif bir sıcaklık hissi olabilir.

10.     Tenisçi dirseği evde nasıl tedavi edilir?

Evde yapılabilecek uygulamalar (buz, istirahat) akut ağrıyı hafifletebilir ancak durumu tedavi etmez. Evde bilinçsizce yapılan zorlayıcı egzersizler veya yanlış masaj teknikleri, tendondaki hasarı artırabilir. Evde yapılacak egzersizlerin mutlaka bir fizyoterapist tarafından öğretilmesi ve planlanması gerekir.

11.      Tenisçi dirseği tekrarlar mı?

Evet, tekrarlayabilir. Tedavi sonrası ağrı geçse bile, altta yatan neden (hatalı teknik, ergonomik sorunlar, aşırı kullanım) düzeltilmezse durumun nüksetme riski vardır. FTR süreci, bu risk faktörlerinin düzeltilmesini de kapsar.

12.      Akupunktur tenisçi dirseği için kullanılır mı?

Evet, akupunktur ağrı yönetiminde destekleyici bir GETAT (Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp) yöntemi olarak kullanılabilmektedir. Vücudun kendi ağrı kesici sistemlerini aktive etmeye ve kas gevşemesine yardımcı olabilir.

13.       Proloterapi nedir?

Proloterapi, hasarlı veya zayıflamış tendon ve bağların yapışma noktalarına, doku onarımını tetiklemek amacıyla özel solüsyonların (örn. dextroz) enjekte edildiği bir yöntemdir. Vücudun kendi iyileşme yanıtını uyararak bölgeyi güçlendirmesi hedeflenir.

14.        Tenisçi dirseğinde ozon tedavisi nasıl etki eder?

Medikal ozon tedavisi, bölgedeki kan dolaşımını ve oksijen seviyesini artırmayı amaçlar. Bu etkilerin, hasarlı tendon dokusunun onarılmasına ve inflamasyonun yönetilmesine yardımcı olabileceği düşünülmektedir.

Kapanış ve Bilgilendirme

Tenisçi dirseği (Lateral Epikondilit), yaşam kalitesini önemli ölçüde düşürebilen ancak modern FTR yaklaşımları ile etkin bir şekilde yönetilebilen bir sağlık sorunudur. Ağrının kaynağını doğru anlamak, süreci sabırla yönetmek ve profesyonel destek almak, iyileşme yolculuğunuzun temelini oluşturur.

Dirseğinizde veya ön kolunuzda devam eden ağrı ve hassasiyet yaşıyorsanız, durumunuzun doğru değerlendirilmesi ve size uygun olabilecek tedavi seçenekleri hakkında bilimsel bilgi almak için bir uzmana danışmanız önemlidir. Detaylı bir değerlendirme ve bilgilendirme için Yeni Vizyon Tıp Merkezi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon bölümümüzle iletişime geçebilirsiniz.

Kaynakça:

  • Türkiye Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Derneği (FTR) Yayınları
  • Türk Ortopedi ve Travmatoloji Birliği Derneği (TOTBİD) Dergisi
  • Ulusal ve uluslararası hakemli tıp dergilerinde yayınlanan lateral epikondilit tanı ve tedavi rehberleri.

(Bu blog yazısı, halkı bilgilendirme amacıyla hazırlanmış olup, tıbbi tavsiye yerine geçmez. Tanı ve tedavi için lütfen bir sağlık profesyoneline başvurunuz.)

Özel Yenivizyon Tıp Merkezi Barış Mahallesi Suadiye Caddesi No: 148/A Yenimahalle
0(312) 335 4838